Veni Vidi Vici: Tokat Zile
Can gezikolikler, sevgili dostlar hepinize kucak dolusu selamlar.
Yaklaşık 2060 yıl önce… Romalıların ünlü imparatoru Julius Sezar, aslen Pontuslu olan Basforos kralı 2. Pharnake ile Zile’yi imparatorluğunun sınırlarına katmak için çok kanlı bir savaş yapar. Bu savaş için Roma’dan kalkıp Zile’ye kadar gelen imparator Julius Sezar, Latince “veni vidi vici” yanı “geldim gördüm yendim”. İşte ünlü Roma imparatorunun Zile’de altıağaç mevkisinde ağzından dökülen bu sözler binlerce yıldır bir şehrimizin tanıtım sloganı haline geldi. Zile’ye hoş geldiniz.
Jul Sezar’ın Zile seferi ile ilgili birçok rivayet olsa da bugün elimizde sadece ünlü Romalı tarihçi Hirtius’un yazdığını tahmin ettiğimiz dizeler bulunmaktadır. Hirtius, “Ben Sezar’ın İskenderiye, Afrika ve Anadolu seferlerine katılmadım, bu hikâyeleri kendisinden dinledim.” demektedir. Galya, Britanya gibi oldukça lojistik merkezleri fetheden Roma imparatoru Julius Sezar, Roma’da çıkan iç savaşta Pompeius’u da maglup etmeyi başarır. Dönemin güçlü bir diğer ülkesi Mısır’ın donanmasını ateşe veren Sezar, İskenderiye Kütüphanesi’ndeki yaklaşık 400 bin el yazması eserin tahrip edilmesinde de baş aktör konumundadır. Anadolu’da durumun kötüleşmesi üzerine bu sefer de Anadolu’ya hareket kararı alan Sezar, MÖ 67 yılında Roma’dan bağımsız bir ordu kuran Mithridates’i Zela (Zile) yakınlarında mağlup eder. Yaklaşık 10 bin Roma askerinin ölümüne neden olan bu savaştan sonra İmparator Sezar’ın diğer rakibi Mithridates’in oğlu Farnakes’dir. Roma İmparatorluğu’na sürekli tehdit oluşturan Pontuslulara derslerini vermek isteyen Sezar, Antakya istikametinden Tarsus’a geçer. Ordusunu bölgeden devşirdiği lejyon ve süvarilerle güçlendiren Jul Sezar, Kadışehri – Sulusaray (Sebastapolis) taraflarından Sillis (Güzelbeyli)’ye ulaşır. Sezar’ın Develi Dağları üzerinden de Zile’ye geldiği sanılmaktadır. Tarihler MÖ 31 Temmuz 47’yi gösterirken Roma ordusu Zile’nin güney tarafındaki kamp alanında bulunmaktadır. Ertesi gün, gün ağardığında ise Roma ve Pontus orduları arasında yalnızca derin bir vadi bulunmaktadır. Tarihler ise MÖ 47 2 Ağustosu göstermektedir. Pontus hükümdarı Farnakes savaşta çok kritik bir hata yaparak vadinin diğer ucunda bulunan Romalıların mevzi tuttuğu vadinin iniş tarafının oldukça derin ve dik olduğunu düşünememiştir. Pontus askerlerinin vadiden indikten sonra saldırabilmek için vadinin tekrar yukarısına geçmeleri gerekiyordu. Fakat Pontus askerleri inişleri ile birlikte vadi tabanında sıkıştıkları anda Romalı Lejyonerlerin saldırınsa uğradılar. Ve Pontuslular adına hazin son. Romalılar için ise iki bin kusur yıl öncesinden günümüze nidalanan ses… Veni Vidi Vici ….
ZİLE’NİN SİMGESİ: ZİLE KALESİ
Tokat’ın Zile ilçesi, çok sayıda eski medeniyetlere ev sahipliği yaptığı için binlerce tarihi eser barındırmaktadır. Bunlardan belki de en önemlisi aynı zamanda kentin simgesi olan Zile Kalesi’dir. Nitekim bu tarihi ve şirin ilçeyi ziyaret etmek isterseniz ilk önce gidilmesi geren bir yerdir, Zile Kalesi.
TARİHE ULAŞMAK ÇOK KOLAY
Zile, Tokat merkeze 62 kilometre uzaklıkta olup, rakımı 710 metre ve nüfusu ise 35.330’dur. Zile’ye ulaşım oldukça kolaydır. Zile’nin, düz yolları ile ova içerisinde olması bizlere hiç zorlanmayacağımız yolcuklar yapmayı sağlamaktadır. Yüzölçümü ise bir hayli küçük olup 1511 m2’dir. Zile aynı zamanda Anadolu’nun da en eski yerleşim yerlerinden biri olarak kabul edilmektedir.
ZİLE’DE TARİH YATIYOR
Zile, çok eski bir tarihi geçmişe dayanmaktadır. Nitekim 7000 yıllık tarihinin içerisinde Pontuslara, Bizansa, Hititlere, Selçuklulara, Friglere, Perslere, Romalılara, İlhanlılara, Danişmentlilere, Ertanlılara ve Osmanlılara ev sahipliği yapmış ve tam bir kültür merkezi haline gelmiştir. Zile’nin ismi tarih boyunca sürekli değişikliklere uğrayarak Zela, Zelitis, Zelid, Anzila, Gırgıriye (Karkariye), Zeyli, Silas isimlerini alıp ve son olarak şimdiki adı Zile olarak kalmıştır.
ZİLE’NİN SİMGESİ: VENİ-VİDİ-VİCİ
Jül Sezar Antakya’dan ordusuyla birlikte Zile’yi fethetmek için yola çıkarak Zile yakınlarında Pontus kuvvetlerini ağır bir yenilgiye uğratmıştır. Jül Sezar ele geçirmesi zor olan Zile kalesini de alınca tarihin ünlü sözü olan VENİ-VİDİ-VİCİ yani; GELDİM-GÖRDÜM-YENDİM sözlerini söyleyerek Zile’ye tarihi bir simge bırakarak tarih kitaplarına da yeni bir sayfa eklemiş olmaktadır.
ZİLE KALESİ KİM TARAFINDAN YAPTIRILDI?
Zile’nin tam da merkezinde bulunan bu kale, bir höyük üzerine inşa edilmiştir. Tarihi kale Anadolu’daki tek dolma kale olma özelliğine de sahiptir. Tarihi çok eskilere dayanmakta olduğu için kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Bazı varsayımlara göre Asur hükümdarının eşi Semiramis emri ile büyük kayaların üzerlerinin doldurulması ile yaptırılmıştır.
KALE’DE GİZLİ KALMIŞ TÜNEL
Kale içerinde gizli bir tünel bulunmaktadır. Tünelin ilerleyen kısımlarında oksijen bulunmadığı için belediye geniş çaplı çalışmaları gerçekleştirememiştir. Bu nedenle tünelin tam olarak ne kadar uzunlukta olduğu bilinmemektedir. Ancak yöre halkının ifadelerine göre tünel, kasabaya 9 km uzaklıkta ki Saraç Köyü’ne kadar uzanmaktadır. Tünele giriş kesinlikle yasaktır.
KALE ARKASINDAKİ ANTİK TİYATRO
Antik tiyatro Zile Kalesi’nin kuzeydoğusundaki kayalıkların uzun uğraş ve yorucu çalışmalar sonucunda oyulması ile yapıldığı her halinden belli olmaktadır. Antik tiyatronun Roma dönemine ait olduğunu bilmekteyiz. Antik tiyatronun yanına yaklaşılması oldukça zor ve tehlikelidir. Fotoğrafta görüldüğü üzere karşıdan bakmak daha da mantıklı olup net bir şekilde gözükmektedir.
TARİHİ KALEYE RESTORASYON FAKAT
Tarihi Zile Kalesi’nde restorasyon çalışmaları 2015 yılında gerçekleştirilmiş olup iyileştirme çalışmaları yapılmıştır. Fakat ne yazıkki Zile Kalesi’nde yapılan restore çalışmaları, kalenin tarihi dokusunu biraz zedelemiştir. Bana göre bu yenileme çalışmaları başarısız olmuştur. Öyleki kale eski hali ile muhteşem geçmişini ve kadim görkemini bizlere sergileyerek adeta gözlerimizi büyülemekteydi.
YEŞİLLİKLER İÇİNDE MUTLULUK
Zile Kalesi’ne girdiğimizde yemyeşil çimenlere ayak bastığınızda o pozitif enerjıyı içinizde hissedeceksiniz. Sıcak havalarda aileniz ile nereye gideceginizi hiç düşünmeden çıkın bu kaleye. Üzeriniz ağaçlarla örtülü yüksekliğin getirdiği esinti ile pikniğinizi yapıp ailenizle mutlu zamanlar geçirebilirsiniz.
RAMAZAN TOPU YÜKSEKTEN ATILIR
Güzel şehir Zile’de Ramazan ayı boyunca toplar şehir merkezinde en yüksek yeri olan kaleden atılmaktadır. Yöre halkı hem top atılmasını izlemek hem de serin serin oruçlarını açmak için daha iyi bir yer bulamayacakları için iftar saati genellikle kalede bulunmayı tercih ederler.
ASIRLIK PANAYIR
Tarihi panayırımız neredeyse 948 yıldır, Osmanlı tarihi izlerini bozmadan günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Panayır senede bir defa kurulup bir ay sürmektedir. Bu tarihi panayırımıza senelerdir Türkiye’nin dört bir tarafından birçok esnaf katılım göstererek adeta görsel bir şölen sunmak üzere kültürümüzden rengarenk motifler sergilemektedir. Asırlık panayırda ailenizle alışverişinizi yaparken sıkılmamanız için de çeşitli etkinlikler de bulunmaktadır. Ata sporumuz olan cirit ve güreş sporlarına birçok sporcu katılmakta, bize ata sporlarımızın hala devam etmekte olduğunu göstermektedir. Etkinliklerden en çok ilgi gören ise deve ile tarihi panayırda küçük bir gezintiye çıkmaktır. Buradan arkadaşlarınızı, ailenizi ve dostlarınızı mutlu etmek için çeşitli hediyelik eşya satın alabilirsiniz.
YÖRESEL LEZZETLER
ZİLE PEKMEZİ
Zile Pekmezi, bölgenin en lezzetli üzümleri seçilerek uzun uğraşlar sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu pekmez sağlıklı olup günün her saatinde yenilebilir. Sağlıklı, doğal ve oldukça lezzetlidir.
KÖME
Zile kömesi, doğal üzümlerin toplanıp şıra haline getirilerek içine cevizle karıştırılıp kurutulması ve üzerine nişasta serpilerek hazırlanır. Adeta bir enerji deposudur.
KIRIK LEBLEBİ
Zile’de her köşe başında leblebici bulunmaktadır. Bu leblebiler bir kez kavrularak kırılır. Diğer ismi de yöre halkı tarafından lalek gözü olarak adlandırılır.
ZİLE’YE YELKEN AÇIN
Sevgili dostlar, şayet tarih seviyorsanız can Anadolu’muzun tek dolma kalesi Zile Kalesi’ne, veni vidi vici diyarına, Romalıların ünlü imparatoru Sezar’ı yad etmek, güzellikleri keşfetmek, buram buram huzuru solumak üzere tarih diyarı, kültür şehri Zile’ye yelken açın, hep seyahatte kalın.