fbpx

Bursa İlinde Bir Güzellik Perisi: Gölyazı Gölü

 

 

Can gezikolikler, sevgili dostlar hepinize kucak dolusu selamlar. Rengârenk balıkçı sandalları, puslu bir göl, güler yüzlü insanlar, lezzetine doyum olmayan balıklar, her bir köşesinden sizi heyecanla karşılayan doğal güzellikler… Daha önce hiç güzellik perisi görmediyseniz sizi Gölyazı’ya Uluabat Gölü’ne davet ediyorum.

NİLÜFER İLÇESİNDE ULUABAT GÖLÜ KIYISINDA

Gölyazı, Bursa ilinde Nilüfer ilçesi sınırları içerisinde bulunuyor. Son yapılan yerel düzenlemeler sonucunda Gölyazı, artık Nilüfer belediyesinin bir mahallesi. Gölyazı, Bursa – Bandırma karayolu üzerinde bulunuyor. Ulaşımın son derece kolay olduğu Gölyazı, Bursa il merkezine yaklaşık 40 km. uzaklıkta. ESKİ ADI APOLYONT Gölyazı eski bir Rum ve Roma yerleşim bölgesi. Bu nedenle antik çağlarda kullanılan ismi Apolyont. Cumhuriyet dönemiyle beraber Gölyazı köyüne, Balkanlardan ülkemize nüfus mübadelesi ile getirilen soydaşlarımız yerleştirilmiş.

 

 

BU KÖYDE HERKES BALIKÇI

Uluabat gölünün hemen yanı başında kurlu olan Gölyazı’da doğal olarak en temel geçim kaynağı balıkçılık. Köyde doğup büyüyüp de balıkçılık ile uğraşmayan hemen hemen yok gibi. Başta yayın ve sazan olmak üzere pek çok tatlı balığı gölde avlanmakta. Özellikle yayın balığının enfes tadına bakmakta fayda var. TOPLAM 8 ADA VAR, EN BÜYÜĞÜ HALİL BEY Uluabat gölünün muhteşem güzelliğini pekiştiren unsurlardan biri de adaları. Gölde toplam 8 ada bulunmakta ve bunlardan en büyüğü ise Halil Bey adası. Köy merkezinden de rahatlıkla görülebilen bu adaya sandallarla seferler düzenlenmekte.

 

APOLLON TAPINAĞI KIZADASINDA

Roma dönemi yapıtlarından biri olan Apollon tapınağı, Kızadasında bulunmaktadır. Manastır adasında ise Bizans döneminden kalma bir kilisenin kalıntılarını görebilirsiniz.  Köy merkezinde ise günümüze sadece üç duvarı ulaşabilmiş St. Constantinus manastırını ziyaret edebilirsiniz.

 

 

AĞLAYAN ÇINARI MUTLAKA GÖRÜN

Gölyazı ziyaretinizde mutlaka görmeniz gereken noktalardan biri de Ağlayan çınar. Özellikle bahar aylarında havadan aldığı fazla miktardaki nemi dallarından yağmur suyu gibi boşaltması ile meşhur olan çınar ağacı ağlayan çınar ismiyle dillere nam olmuş. Bu nam, sonu hüzünlü biten bir nam maalesef. Osmanlı zamanında, Apolyont köyünde, Rumlar ve Türkler birlikte yaşarlarmış. Köyün yakışıklı delikanlısı Mehmet, Rum kızı Eleni’ye gönlünü kaptırır. Mübadele anlaşması gereğince Apolyontta yaşayan Rumlar ile Selanik’te bulunan Türklerin karşılıklı yer değiştirecekleri duyurulur. Ayrılık vakti gelip çattığında, Mehmet kalabalıkta biricik aşkı Eleni’yi ararken Eleni’nin ağabeyi Yorgi, Mehmet’i durdurur ve Eleni’yi unutmasını söyler.

Sevdasından asla geri dönmeyeceğini söyleyen Mehmet, Yorgi’nin bıçağının kurbanı olur.  Mehmet, kan revan içinde kalan tüm gücüyle Eleni’yle kaçamak buluştuğu ulu çınarın dibine kadar gelir. Bedeninden dökülmekte olan kanlarla çınarın oyuğuna şu dizeleri yazar: “Sevdiğim, biricik aşkım sonsuza dek seni burada bekleyeceğim.” Olayı duyan Eleni, hızlıca Mehmet’ine koşar. Buluşma mekanları çınar altına geldiğinde, sevdasını kanlar içinde gören Eleni, beline doladığı kuşağı oracıkta çözer ve bir ucunu ulu çınarın bir dalına, diğer ucunu da boynuna geçirerek canına kıyar. Efsane bu ya; ulu çınar bu hüzünlü olayın ardından kanlı gözyaşlarını dökmeye başlar ve artık o ağlayan çınardır.

 

ULUABAT DA BİR KUŞ CENNETİ

Göçmen kuşlar için önemli bir beslenme merkezi konumunda olan Gölyazı, bu özelliği ile aynı zamanda bir kuş cenneti. Özellikle yavrulama dönemini Manyas kuş cennetinde geçiren göçmen kuşlar, balık popülasyonunun bolluğu nedeniyle beslenme için Gölyazı’yı tercih ediyorlar.

 

LEYLEK ŞENLİKLERİNE KATILIN

Gölyazı da her yıl geleneksel olarak leylek şenlikleri düzenlenmektedir. Bursa’dan ve çevredeki şehirlerden de yoğun katılımın olduğu şenlikler, yoğun ilgi çekmektedir. ZAMBAK TEPEDEN MUHTEŞEM GÖLYAZI MANZARASI Gölyazı’yı en güzel görüntüleyebileceğiniz mekanlardan biri elbette Zambaktepe. Bölgeye hakim bir konumda olan Zambaktepe’den Gölyazı köyünü ve Uluabat gölünü keyiflice izleyebilmek, kadrajınızda enfes görüntüler yakalayabilmek mümkün.

 

ZEYTİNİ DE MEŞHUR

Marmara bölgesi ile Ege bölgesi arasında karakteristik geçiş özellikleri taşıyan Gölyazı’da zeytin yetiştiriciliği de önemli bir sektör konumunda. Farklı bir aroması ve güzelliği olan Gölyazı zeytinlerinin tadına bakmadan buradan ayrılmayın.

 

FOTOĞRAF TUTKUNLARI İÇİN TAM BİR CENNET

Uluabat gölü ve Gölyazı köyü her mevsim sıra dışı bir güzelliğe sahip. Göl kenarında veya sandallarla gezinti yaparken veya köy içerisinde

GÜZELLİK PERİSİ GÖLYAZI’YA YELKEN AÇIN

Haftaya inşallah başka bir rotada buluşmak dileğiyle, özgürlüğünüzü alın ve enfes balık lezzeti, muhteşem manzaraları, doyumsuz sandal keyfi, eşsiz doğası ile ülkemizin en görülesi destinasyonlardan biri olan Gölyazı’ya yelken açın, hep seyahatte kalın….

Not: Fotoğrafları için çok değerli Ferhat TURLAK beyefendiye ve Bartın Merkezde faaliyet gösteren Başaranlar Soğutma’dan Erol KURT ve Sefai UZUN beyefendilere çok teşekkür ederim. Facebook & Instagram: Murat AK seyahat yazarı

 

Dr. Murat Ak

1978 yılı Burdur doğumluyum. Afyon Kocatepe Üniversitesi Turizm ve Otelcilik bölümünü bitirdim. Bülent Ecevit Üniversitesi İktisat bölümü mastır mezunuyum. Aynı üniversitenin İşletme bölümünde doktora eğitimime devam etmekteyim. 10 dan fazla şehirdeki gazetelerde ve ulusal basında, birçok internet sitesinde seyahat yazarlığı yapmaktayım.

You may also like...

2 Responses

  1. Diyar dedi ki:

    Böyle gezi yazılarını seviyorum. O zeytin nar ekşili olacaktı 🙂

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir